|
|
(©) Coppyright By Umm Yunus At-Turkiyah |
|
|
|
|
|
|
|
Çocuk ve Mahremiyet-1: Odaları Ayırmak |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Zaman geçiyor, hayat değişiyor; hayatla birlikte insanlar ve bu insanların teşkil ettiği toplum değişiyor. Ve malesef, şu yaşadığımız çağda, bu değişim olumlu bir yöne doğru değil, aksine oldukça olumsuz ve insanı tedirgin eden bir yöne doğru oluyor. Her geçen gün üçüncü sayfa haberi olarak karşımıza çıkan ve midemizi bulandıran pedofili haberleri de bunlardan biri, hatta en başta gelenlerinden diyebiliriz. Öyle ki, artık insanlar böyle bir ortamda nasıl çocuk doğuralım, hadi doğurduk diyelim, nasıl koruyalım? diye endişeli, endişeliyiz. Eskiden kız çocukları için korkulurken sadece, şimdi kız-erkek, bebek-çocuk fark etmiyor. Derdimiz büyük! Bizim elimizden gelen tek şey, çocuklarımıza mahremiyet kavramını doğru olarak aşılayabilmek. En azından yakın çevreden gelebilecek bu tür tehlikelerin farkında olup kendini koruyabilmeli. Mahremiyet eğitimi bir çocuk için çok önemlidir. Sadece böyle sapıklıklardan kendini korusun diye de değil üstelik, “haya imandandır” hadisini hayatında düstur edinmesi gereken bir Müslüman ahlakı ile yaşayabilmesi için, çocuğumuza mahremiyet kavramını iyice benimsetmemiz gerekir. Peki nedir bu mahremiyet ve nasıl aşılayacağız bunu çocuklarımıza?
Öncelikle mahremiyet ile cinsellik birbiri ile eş anlamlı kullanılmamalıdır, bunu belirtmekte fayda var. Şöyle ki, anne-babalar çocuklarına belli bir yaşa geldiklerinde ona cinsellik-cinsiyet vs. blgileri verdiklerinde mahremiyet konusunda bilgilendirdiklerini düşünür. Oysa bu, koca bir yanılgıdır. Cinsellik dediğimiz şey, olsa olsa mahremiyet konusunun bir alt kümesi olabilir. Mahremiyet, kelime anamı olarak aldığımızda “gizlilik” demektir. İnsanların bir aradayken birbirlerine görünebilen ya da görünmemesi gereken yerler, örfen ya da dinen belirlidir. Her toplumun, her kültürün ve inancın mahremiyet konusunda sınırları, kuralları, yasakları vardır. Biz Müslümanlar olarak, mahremiyet konusunu tabi ki Allah’ın koyduğu sınırlar dahilinde ele alırız. Ve bunu çocuklarımıza, henüz onlar çok küçükken öğretmeye başlarız. Bunu yaparken toplumun-özellikle bizimki gibi ataerkil bir yapının- görüşlerini bir kenara bırakarak nass*ın belirttiği şekilde davranırız.
Çocukta mahremiyet eğitimi ne zaman başlar? Bu sorunun cevabı, çocuk eğitimindeki birçok sorunun klasik cevabı olarak bebeklikte başlar olacaktır. Bilinçaltı kavramı burada yine devreye giriyor; lakin bilinç üstü bir eğitim vermek ve tam mahremiyet eğitimine başlamanın zamanı iki yaştır. Neden? İki yaş birçok konuda dönüm noktasıdır. Öncelikle sütten kesme dönemi olduğu için anneyle bağı kopacaktır. İkinci olarak da tuvalet eğitimi başlayacağı için vücudunda yeni bir yer keşfedecektir. İşte bu iki yenilik, bizim onlara mahremiyet eğitimi vermemiz için önemlidir. Sütten kesme döneminin ne etkisi var? Bu zamana kadar anne çocuğunu emziriyor, bu nedenle onun yanında -daha büyüdüğünde dikkat etmesi gereken- tesettür konusuna riayet edemiyor. Zaten henüz çok küçük! Ayrıca emzirdiği için bebekle beraber yatıyor olabilir, gece çok sık uyanan bir bebekse eğer, anne uykusuzluğa dayanamadığı için bebekle birlikte yatıyor ve gece boyu onu emziriyordur. Anne-hatta bazen anne baba birlikte- ile aynı yatağı paylaşan çocuk özel hayat ve mahremiyet kavramını tabi ki öğrenemez. Aynı yatakta olmasa bile, 2 yaşa kadar çocuğuyla aynı odada yatıyor olabilir. Ama buradaki dönüm noktası yine iki yaştır. Uzmanların da dediğine göre bebekler 6 aylık ila 2 yaş arası odalarını ayırmalılar(Özellikle 6 aydan önce ayrılmamasını tavsiye eden uzmanlar var, bu,onların görüşlerinden. Buna göre, 2 yaşından sonra da anne-baba ile aynı odada, hatta aynı yatakta yatması uygun olmaz). Yatak odalarının ayrılması mahremiyet eğitimi açısından çok önemli bir konudur.Böylece herkesin bir özel hayatı olduğunu öğrenir çocuk ve bu özel hayata izinsiz muamele etmemesi gerektiğini de anlar. Tabi bunu anlayabilmesi için bizim ona öğretmemiz gerekir. 2 yaşından sonra odası ayrılan çocuk, küçük olduğu için odamıza yine çatkapı girmeye devam edecektir. Şimdi çocuğa telkinde bulunma zamanı: Yatak odası anne-babanın özel odasıdır ve oraya izinsiz girilmez! Henüz çok iyi anlayamayacak ve yine girecektir. Ama bu, önemli değil. Zira buluğ çağına girmemiş küçük çocuklar için ayette* belirtildiğine göre, sadece üç vakit kapı çalarak girmeleri gerekir. Bu da, mahremiyet sınırı korumak, anne-babayı uygunsuz şekilde görmemek için sabah, akşam ve öğle vakti olarak belirtilmiştir(öğle uykusu olduğu için o kültürde). Bu konuda ayet bile inmiş, o kadar mühim bir konu. Böylece özel oda, mahremiyet konusunu kavrayan çocuk, bir başka eve gittiğinizde orada da sınırlarını bilecek ve insanların yatak odalarına girmeyecek. aynı şekilde, çocukların odaları ayrıldığında kapıları kapalı olduğu vakit, siz de izin istemelisiniz girerken. böylece örnek olmuş olursunuz.
Oda ayırmak, sadece bebekle/çocukla anne-babanın odasını ayırmak şeklinde değildir. Cinsiyet farkı olan iki kardeşin de odalarını ayırmak gerekir. Bu konuda da dinimiz bir kural getirmiştir. Hadislere baktığımızda 7 yaş ya da 10 yaş şeklinde rivayetler görüyoruz ama bana kalırsa 10 yaş namazın emredilme yaşı olduğuna göre, daha bilinçli ve büyük sayılıyorlar ve bu nedenle 10 yaşı baz almak doğru olabilir. İmam Nevevi’nin şerhi de bunu kanıtlar nitelikte ki kendisi şöyle diyor: “Kız ve erkek çocuklar on yaşına basınca onların yataklarını anne, baba, kız ve erkek kardeşlerinin yataklarından ayırmak vaciptir. Erkeğin erkekle, kadının kadınla aynı yatakta yatmaları aslâ caiz değildir; her biri yatağın birer kenarında olsa bile…” Eğer tek odalı bir evde yaşıyorsanız, bu mümkün olmayacaktır tabi. Fakat yatak odası haricinde iki odanız varsa, sırf salon diye, dağılmasın diye, yatak toplamak zor geliyor diye bu konuyu atlamayın. Mahremiyet eğitiminde her konu tek tek titizlikle incelenmeli, hele ki dinen verilen emirler harfiyyen yerine getirilmeli ki tam bir eğitim vermek mümkün olabilsin.
Çocuk ve mahremiyet konusu, uzun zamandır üzerinde çalıştığım ve düşündüğüm bir konu idi, ancak fırsat bulabildim yazmaya. Ve yazmaya başladıkça baktım ki çok uzun oluyor ve tabi sanal bir ortamda okumak çok zor olacak. Bu nedenle bunu da yazı dizisi haline getirmek ve böylece okuru sıkmamak istedim. Bu konuda kitaplar yazıldığını göz önüne alırsak ne kadar kapsamlı olduğunu görürüz. Zira daha bunun tuvalet eğitimi ile ilgili olan kısmı var, banyo yaptırması, alt değiştirmesi gibi mahrem yerleri sakınma konusu var, cinsellik alt kümesidir dedik o da var. Yani takipte kalın diyoruz:) …
*Nur Suresi, 58-59. ayet: “Ey müminler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz ergenlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin (sıcak memleketlerde öğlen uykusu için) soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar, mahrem halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için ne de onlar için bir mahzur yoktur. Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz. İşte Allah ayetleri size böyle açıklar. Allah, (her şeyi) bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Çocuklar ergenlik çağına girdiklerinde, kendilerinden öncekiler izin istedikleri gibi onlar da izin istesinler. İşte Allah, ayetlerini size böyle açıklar. Allah alîmdir, hakîmdir.” |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
SAAT VE TARIH
|
|
|
|
|
|
Bugün 5 ziyaretçikişi burdaydı! |
|