Hayatin tadi LA! demekle baslar.
 
 
Ana Sayfa
 
✿; FORUM ✿; (ayrica paylasimlar)
 
FIKH-UL EKBER
 
Akidemiz
 
Akide’nin Tanımı-Akide nedir
 
Selefi Nedir - Selefin Tanımı
 
Allah Arşa İstiva Etmiştir
 
Lâ İlâhe İllallah Kime Fayda Verir
 
Lâ İlâhe İllallah Cennetin Anahtarıdır
 
Rabb
 
ilah
 
Tevhid
 
Tevhid ve Sapmalar
 
Ameller Niyetlere Göredir
 
ibadet
 
Şirk
 
Gizli Şirk
 
ARACI KOYMADA ŞİRK
 
Sevgide Şirk
 
Âshabın Şirkten Sakınmaları
 
Küfür
 
Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar kafir, zalim ve fasıklardır
 
Büyük Küfür Çeşitleri
 
TAĞUT
 
TAĞUT VE BAZI TERİMLERİN TARİFLERİ
 
Tağut ve reddi nasıl olmalı
 
Bel'am
 
Atalar Dini
 
BİD'AT VE DINDEKI YERI
 
VELA VE BERA - Dost ve Düşman
 
Allah İçin Sevmek ve Allah İçin Buğz Etmek
 
VELA KAPSAMINA GİREN AMELLER
 
VELA İLE İLGİLİ SORULAR
 
VELA'NIN SINIRLARI
 
MÜSLÜMANIN DİNİNİ AÇIĞA VURMASI
 
İNSANI İSLAM'DAN ÇIKARAN ŞEYLER
 
MUSTAZ'AF KİMDİR
 
RİDDET..İrtidatla İlgili Bazı Hükümler
 
İmtihan Edilen Cariye Hadisi
 
> islam'da Cihad <
 
KURTULUS FIRKASI
 
CIHAD AYETLERI
 
CİHAD Allah’IN DİNİNİ HAKİM KILMAK İÇİN MÜCADELEDİR
 
Cihad Gerçeği
 
Cennet kapılarının hepsinden çağrılan‏
 
ŞEHADET VE ŞEHİTLİKLE (ayet ve hadislerin meali)
 
Kur'ân-ı Kerim'de Cihad Kavramı
 
HİCRET
 
TEVBE VE SARTLARI
 
Havariler Hadisesi
 
Enes B. Malik radiyallahu anh’in Halasının Hakkındaki Hadis
 
Zat’u Envat Hadisi
 
ÖRTÜNME ÇAĞRISI
 
Basörtusu ve Ahlak
 
Hicab ve kadının evinde karar kılması
 
Gelinlik Giymek Caiz midir?
 
PECE HUKMU DELILLER
 
PECE HUKMU DELIL 2
 
HAYIZ VE NIFAS
 
Nifasla Alakalı Konular
 
Hayzla Alakalı Konular
 
İstihaze İle Alakalı Konular
 
Gusülle Alakalı Konular
 
Mendub Olan Gusüller
 
Vacip Olan Gusüller
 
Abdestle İlgili Konular
 
ONLINE KURAN DINLE
 
HER DILDE KUR'AN
 
ISLAMDA DAVET METODU
  MUZIK DINLEMEK HARAMDIR
 
VIDEO - TEVHID
 
PEYGAMBERIMIZIN HAYATI (tavsiye) mp3 dinle indir
 
VEDA HUTBESI
 
VIDEO - PRATIK ARAPCA
 
VIDEO - BIDAT - 1
 
NAMAZ RiSALESi
 
NAMAZ KILMAYANIN HÜKMÜ
 
ISLAMDA COCUK YETISTIRMEK
 
Kolay Bir Doğum İçin…
 
Çocuk ve Mahremiyet-1: Odaları Ayırmak
 
Cocuklar icin boyama kitabi
 
Galeri (Resimler)
 
Haberler
 
Ziyaretçi defteri
 
İletişim
 
Anketler
(©) Coppyright By Umm Yunus At-Turkiyah
MUSTAZ'AF KİMDİR

MUSTAZ'AF KİMDİR

 

http://img152.imageshack.us/img152/7049/lailaheillallah5jx.gif
بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
MUSTAZ'AF KİMDİR


Bu bölümde mustaz'afın manası ve kimlere mustaz'af denileceği üzerinde duracağız. Zira günümüzde kendilerine alim diyenler bile "mustaz'af

meselesiyle ilgili olarak büyük yanlışlıklara .düşmektedirler.

Allah (c.c.) şöyle buyuruyor:

"Size ne oldu da Allah yolunda ve "Rabbimiz! Bizi, halkı zalim olan bu şehirden çıkar. Bize katından bir sahip ve yardımcı yolla" diyen mustaz'af (zavallı) erkek, kadın ve çocuklar uğrunda savaşmıyorsunuz?"

(Nisa: 4/75)

Ayetten anlaşıldığına göre: Mekke'de bulunup da böyle bir istekte bulunan bu kimseler, aslında orada kalmayı istemiyor ve kendilerini oradan çıkarması için Allah'a (c.c.) dua ediyorlardı. Bu sebeple bu kimseler mazeretlidirler.

Ayet, Mekke'de çaresizlik içinde olan bu kimselerin, Mekkeli müşrikler tarafından zulme uğratıldıklarını ve bu zalim kavme karşı kendilerine sahip çıkacak ve koruyup himaye edecek bir veli gönderilmesini istediklerini bildirmektedir. Çünkü bu kimseler gerçekten güçsüzdürler.

Allah (c.c.) şöyle buyuruyor:

"Erkek, kadın ve çocuklardan (kafirler yüzünden hicret etmekten gerçekten) aciz kalıp güçleri yetmeyenler ve bir yol bulamayanlar, böyle değildir."

(Nisa: 4/98)

Bu ayette de aciz ve çaresizlerin durumu ele alınmıştır ki bunlar gerçekten zavallı ve bir yol bulamayan kimselerdir.

İbni Kesir der ki: "Müşriklerin elinden kurtulamayanlar, güçleri olsa. bile nasıl bir yol izleyeceklerini bilemeyenlerdir. Bunun içindir ki haklarında: "Bir çareye güçleri yetmeyenler" buyrulmuştur."

İkrime de: "Bunlar Medine'ye gidemeyecek durumda olanlar, buna bir yol bulamayanlardır" demiştir.

Mücahid de bunu: "Yol bulamayanlar" diye yorumlamıştır.

Özetle: "Mustaz'af; aciz ve güçsüz oldukları için müşriklerin arasından çıkamayıp onlarla birarada yaşamak zorunda olanlar demektir. Bununla birlikte bunlar: "Rabbimiz! Halkı zalim olan bu şehirden bizi çıkar. Bize katından bir sahip ve yardımcı gönder." (Nisa: 4/75) diyorlar ve bir yol bulamıyorlar. Durumu böyle olanlar hakkında Allah (c.c.) şöyle buyuruyor:

"İşte böylelerirr Allah'ın affetmesi umulur. Allah çok affeden ve çok bağışlayandır."

(Nisa: 4/99)

Fakat müşriklerin ülkesinde bulunan kimseler, oradan çıkabilecek durumda iseler, buna güçleri yettiği halde sadece vatan sevgisi, mal çoluk çocuk ve yakınlarına olan aşırı düşkünlükleri onlara engel oluyorsa, bu mazeret değildir. Allah (c.c.) böylelerini özürlü kabul etmemiştir. ,

Allah (c.c.) şöyle buyuruyor:

"Nefislerine zulmeden kimselerin canlarını alırken melekler "Ne işte idiniz" deyince, bunlar "Biz yeryüzünde mustaz'afdık" diye cevap verirler. Melekler de: "Allah'ın arzı geniş değil miydi? Hicret etseydiniz ya!" derler. İşte onların barınağı Cehennemdir; orası ne kötü bir gidiş yeridir."

(Nisa: 4/97)

Bu ayet, Celaleyn tefsirinde "Müşrikler arasında ikamet edenler" diye tefsir edilmiştir.

İbni Kesir (r.h.) de şöyle diyor: "Bu ayet geneldir. Güçsüz ve zayıf olmayıp hicret etmeye güçleri yeten; fakat hicret etmeyip müşriklerin arasında ikamet etmeye devam eden herkesi içine alır. Bu kimseler haram işlemektedirler. Orada kalışları dinlerini ayakta tutmak için değildir. Zaten ayetten bunun mümkün olmadığı anlaşılmaktadır:

"Nefislerine zulmeden kimselerin canlarını alırken melekler "Ne işte idiniz" deyince, bunlar "Biz yeryüzünde mustaz'afdık" diye cevap verirler. Melekler de: "Allah'ın arzı geniş değil miydi? Hicret etseydiniz ya!" derler. İşte onların barınağı Cehennemdir; orası ne kötü bir gidiş yeridir."

(Nisa: 4/97)

Semure b. Cündüp'den Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

"Kim bir müşrikle beraber kalır, onunla birlikte oturursa, o da onun gibidir."

(Ebu Davud, Cihad: 170)

İbni Ebu Hatem rivayet eder ki, Abbas, Akil ve Nevfel'in esir düşmeleri üzerine, Rasulullah (s.a.v.) Abbas'a şöyle demiştir:

"Kendin ve kardeşin oğlu için fidye öde." O da:

"Ey Allah'ın Rasulü! Biz senin kıblene doğru namaz kılmıyor muyuz? Senin getirdiğin şehadeti getirmiyor muyuz?" dedi. Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

"Ey Abbas! Siz çekiştiniz (kavga çıkardınız), dolayısıyla hasım kabul edildiniz." dedi. Sonra da: "Allah'ın arzı geniş değil miydi? Hicret etseydiniz ya!" ayetini okudu."

Burada asıl anlatılmak istenen "Mustaz'af' kelimesinin sınırlarıdır. Mustaz'af; gerçekten çaresiz kalıp bir yol bulamayan ve: "Rabbimiz! Halkı zalim olan bu şehirden bizi çıkar. Bize katından bir sahip ve yardımcı gönder" (Nisa: 4/75) diye yakaranlardır.

Vatanım, yakınlarını, çoluk çocuğunu ve malını mazeret gösterenlere gelince, bunların geçerli hiçbir mazereti yoktur. Bunların kendilerini mustaz'af kabul etmeleri boş bir kuruntudan ibarettir. Mazeretleri Allah (c.c.) ve Rasulü (s.a.v.) katında geçerli değildir. Nitekim Allah'ın (c.c.) şeriatini gereğince bilen ilim ehli de onların mazeretlerini kabul etmemişlerdir.
BiSMiLLAHiRRAHMANiRRAHiM  
 


Google Arama
Sitemde Arama
SAAT VE TARIH

saat
Esma-ul Husna






"Düşmanlarım bana ne yapabilir ki? Ben cennetimi yüreğimde taşıyorum, nereye gitsem o benimle gelir. Hapsedilmem halvet, sürgün edilmem hicret, öldürülmem şehadettir. Değil mi ki göğsümde Allah'ın Kitabı ve Rasulü'nün sünneti vardır!" ibn teymiyye r.a Facebook'tan bizi takip edin
 
 
 

İstatistikler

Bugün Ziyaretçi: 9
Tıklama: 12
Online: Kişi var
3.139.238.76
 
Bugün 9 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol